Gündem

Çorum’da Kadınlar Meydanlarda

Çorum Kadın Platformu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle alanlara çıktı. Özdoğanlar Kavşağından yürüyüş başlatan kadınlar, daha sonra KADEŞ Barış Meydanı’nda kitlesel basın açıklaması düzenledi.

Abone Ol

Yürüyüş ve basın açıklamasına, CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, Kadın Kolları Başkanı Özlem Güngör, Merkez İlçe Kadın Kolları Başkanı Serap Meriç, bazı siyasi partilerin yöneticileri ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri de destek verdi.

Bahabey Caddesi Özdoğanlar Kavşağı’nda toplanan kadınlar, buradan sloganlar ve pankartlar eşliğinde KADEŞ Barış Meydanı’na yürüdü.

“Kadın, yaşam, özgürlük”, “Yaşasın kadın dayanışması” gibi sloganların atıldığı basın açıklamasında “Uygulanmayan yasalara, hafif cezalara cesaret bulan failler yaşamlarımıza göz dikmeye devam ediyor. Binlerce suçluya, uyduruk aflarla sokaklarda dolaşan, her an suç işlemeye meyilli psikopatlara karşı yaşamlarımızı savunmaya devam ediyoruz” denildi.

Çorum Kadın Platformu adına konuşan Eylem Kandemir, “8 Mart dünyanın dört bir yanındaki kadınların direnişinin, emeğinin ve eşitlik mücadelesinin simgesidir. Dünya Emekçi Kadınlar Günü, gücünü 1848 devrimi sırasında can veren kadın işçilerin anısından, 1850'lerde kadın işçilerin ağır çalışma koşullarından, New York'ta dokuma işçisi kadınların daha iyi çalışma koşulları için verdikleri mücadelede hayatlarını kaybetmesinden, Londralı kibritçi kadın işçilerin grevinden,1917'de tekstil işçilerinin savaşa, yoksulluğa ve rejime karşı yürüyüşünden almaya devam ediyor. Tarih boyunca baskıya, sömürüye ve adaletsizliğe karşı duran kadınlar sesini yükseltiyor. Bugün, kadınlar seslerini duyurmak için meydanlarda, iş yerlerinde, evlerinde direnmeye devam ediyor” dedi.

Kadın işçilerin düşük ücretler, güvencesiz çalışma koşulları ve mobbing gibi pek çok haksızlıkla mücadele etmek zorunda kaldığını ifade eden Kandemir, konuşmasına şu şekilde devam etti:

“Arşa çıkmış çocuk evliliklerini, katledilen ve failleri korunan yüzlerce kadını, şiddetin her türlüsüne maruz kalan çocukları, çalışma hakkı, eğitim hakkı elinden alınan, esnek, güvencesiz koşullarda çalışmaya zorlanan kadınların sesini duyurmak için meydanlardayız.”

İstanbul Sözleşmesi'nden hukuksuzca çıkan, kadınların şiddet karşısında güvencesi olan 6284 sayılı kanunu uygulamayan, kadın ve kız çocuklarının en büyük hukuksal güvencesi olan ve Medeni Yasa’da yer alan kadınların lehine maddeleri hedefine alıp yanına tarikat ve cemaatleri de alarak kadınların mücadeleyle elde ettiği hakları gasp etmeye devam eden anlayışa karşı mücadele ettiklerini belirten Kandemir, “Bugün hala dünyanın birçok yerinde kadınlar, eşit işe eşit ücret alamamakta, sosyal güvenceden yoksun bırakılmakta, eğitim ve istihdam fırsatlarından eşit şekilde yararlanamamaktadır. Kadın cinayetleri, taciz ve şiddet vakaları kanayan yaramız olmaya devam etmektedir. Oysa kadınların güçlü olduğu bir toplum, herkes için daha adil, daha refah dolu ve daha umutlu bir gelecek demektir” diye konuştu.