Gündem

Halil İbrahim Aşgın’dan Ekrem İmamoğlu’na: Şeriatın Kestiği Parmak Acımaz

Çorum Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasını “Şeriatın kestiği parmak acımaz” sözleriyle değerlendirdi. Soruşturmanın devam etmesi gerektiğini belirten Aşgın, protestoların da demokratik hak olduğunu kaydetti.

Abone Ol

Çorum Belediye Meclisi’nin Nisan ayı toplantısında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla ilgili soruşturmayı ve sonrasında başlayan protestoları değerlendirdi.

Soruşturmanın devam etmesi gerektiğini belirten Başkan Aşgın, “Şeriatın kestiği parmak da acımaz” diyerek adalete güvenilmesi gerektiğini kaydetti.

Aşgın, “İstanbul Büyükşehir Belediyesinde yapılan soruşturma süreci ve akabinde sokağa yapılan çağrı ile sokağın demokratik usullerle tepkisini ortaya koyması. Bazen isteyerek veya istemeyerek yüzleri kapalı, devlet büyüklerimizin ailelerine bir takım hakaretler. Bunları da bizim tasvip etmemiz mümkün değildir. Bırakın bağımsız yargı gereğini yapsın. 2019 ve 2021 yıllarında başlatılmış olan soruşturmaların genişletilmesiyle başlayan bir soruşturma var. Ortada MASAK raporları, HTS kayıtları var. 25 tane şahitten bahsediliyor. Bunların çok az kısmı gizli tanık. Sorumlular belli, iddialar belli. Bırakınız bağımsız yargı gerekli araştırmaları yapsın. Şeriatın kestiği parmak da acımaz. Eylemler yapılabilir, sokakta tepkiler ifade edilebilir. Asla terörize edilmeden, kamu menfaatlerine zarar vermeden bu süreçlerin böyle yönetilmesi gerektiğini ifade ediyorum” diye konuştu.

“Boykot Doğru Değil”

2 Nisan’da gerçekleştirilen genel boykotu da yanlış bulduklarını vurgulayan Aşgın, “Yerli ve milli firmaların boykot edilmesini de Cumhur İttifakı olarak doğru bulmuyoruz. Yerli ve milli ekonomiye zarar vermek geleceğimize zarar verir. Boykot yapılabilir mi? Yapılabilir. Biz de yapıyoruz. İsrail menşeili, Yahudi menşeili, siyonist menşeili mamullere boykot yapmaya devam edeceğiz. Yerli ve milli ürünlere boykot olmamalı. Şahsi düşüncemiz de bu. Hele 2 Nisan’daki boykot çağrısı. Bu pandemiden sonra deprem yaralarından sonra genel bir boykot hiç anlaşılabilir bir şey değil. Mahalle bakkalından alışveriş yapamama doğru değil. Halkımız da doğru bulmadı. 2 Nisan’daki boykot talebinden sonra BDDK’nın yayınladığı bir veri var. 1 Nisan’da 14 milyar TL, bu 2 Nisan’da 2 milyar TL’ye çıkmış. Halkımız da buna itibar etmedi. Bu dönemde bizim esnafımızın yanında olmamız lazım, genel boykotu asla tasvip etmiyoruz” ifadelerini kullandı.