Tahtasız, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "TBMM'de görüşmekte olan Siber Güvenlik Kanunu ile kanun çıkmadan önce kurulan Siber Güvenlik Başkanlığı'nda kurum başkanına geniş yetkiler veriliyor. İktidar, bu teklifle irade hürriyetini, basın özgürlüğünü, konut dokunulmazlığını, özel yaşamın gizliliğini hedef alıyor." dedi.
Siber Güvenlik Başkanı'nın bu yetkileri hangi durumlarda ve kime karşı kullanacağının kanunda belirtilmediğini ifade eden Tahtasız, "Siber Güvenlik Başkanı, reis 'Al.' derse alacak 'Bırak.' derse bırakacak." diyerek, yetkinin keyfi kullanıma açık olduğunu savundu.
Tahtasız, geçmişte yaşananlara atıfta bulunarak, "Kanun çıkmadan kurulan Siber Güvenlik Başkanlığı tek adam rejiminin adeta küçük bir kopyasıdır. Bu Başkanlığa öyle geniş yetkiler veriliyor ki hakimi, savcıyı dahi devre dışı bırakıyor. Bu yetkileri saray bir zamanlar FETÖ'nün savcısı Zekeriya Öz'e de vermişti." ifadelerini kullandı.
Tahtasız, "Geçmişte yaşanan FETÖ kalkışması ve Ergenekon, Balyoz, Kumpas davaları bu şekilde olağanüstü yetkiler verilen Zekeriya Öz'ün neler yaptığını, sonrasında yasa dışı yollardan ülkeyi nasıl terk ettiğini hepimiz biliyoruz." diyerek, benzer yetkilerin kötüye kullanılabileceği endişesini dile getirdi.
Tahtasız, açıklamasını, "Anlaşılan o ki sarayın mutfağında hazırlanan bu kanunla partili Cumhurbaşkanı, hakimin ve savcının üzerinde yetkilerle yeni bir giyotin Zekeriya Öz yaratmak için uğraşıyor, sonra da 'Ben yanıldım, Allah affetsin.' diyecek." sözleriyle tamamladı.
