Rakibi 10 hatta dokuz kişi iken gol atamayan Ahlatcı Çorum FK’den kendisi 10 kişi iken gol atıp maç kazanan bir takıma nasıl “tak” diye dönüştük! Teknik direktörlerin karakterlerinin sahaya nasıl yansıyabileceğini çok net yaşadık son 13 günde. “Tuncay Şanlı’nın mücadeleci ruhu”nun sahadaki neredeyse her oyuncuda görmek biz futbolseverlere keyif verdi. Oyalanmadan, direkt oynayan ve skordan bağımsız mücadele eden bir takım tam da Tuncay Şanlı’nın futbolculuk hayatı gibi değil mi!
TUNCAY ŞANLI BUNU NASIL BAŞARDI?
Peki Adanaspor, Boluspor maçındaki futbolcular ile Gençlerbirliği, Keçiörengücü maçındaki futbolcular bambaşka bir kimliğe büründü? Bunun cevabı da sanırım futbolcunun dilinden anlamak … Tuncay Şanlı’nın iletişimdeki becerisi kendini kısa sürede belli ediyor. Güler yüzü ve net cümleleri ile kısa sürede ve doğru bir şekilde istediğini anlatabildiğini düşünüyorum. Futbolcuların üzerinde baskı hisseden Tuncay Şanlı hemen onları rahatlatacak söylemlere ve eylemlere girişti. “Hata yapmaktan korkmayın, sorumluluk bende” dedi. Kamp saatlerini esnetti, futbolcuları rahatlattı. Bunlar bilenenler ve muhtemelen henüz bilmediğim başka şeyler ile takımı küllerinden yarattı.
SESİMİZİ BİRAZ DAHA YÜKSELTEREK SÖYLEBİLİRİZ BU CÜMLEYİ
Geçtiğimiz haftadaki köşede “Takımın başında henüz çok az zaman geçirmesine rağmen takımın Gençlerbirliği maçında gösterdiği reaksiyon iyi sinyaller verdi. Açıklamasında saygı vurgusu yapan ve mücadeleci bir oyun tarzı benimseyeceklerini vurgulayan Tuncay Hoca ilk maçta bunun yapabileceğini gösterdi” ifadelerine yer vermiştim. Bunu biraz daha yüksek sesle söylemek mümkün oldu bu hafta. Umarım ilerleyen haftalardaki zorlu maçlardan sonra fikrimiz değişmez ve takım böyle devam eder. Milli aranın Tuncay Şanlı’nın bu faydalı metodunu futbolcu grubuna daha iyi uygulamasına sebep olmasını temenni ederek bu konuyu tamamlayalım.
HERKES İŞİNİ GÜCÜNÜ BIRAKIP YENİ GÜNAH KEÇİMİZE MERHABA DESİN!
Takımda sürekli bir şeyler değişirken -bilet fiyatları dahil :)- değişmeyen tek şey ise taraftarın “günah keçisi” bulma başarısı! Kafayı taktığı Serkan Özbalta ile yollarını ayıran Kırmızı-Siyahlı taraftarlar şimdi de Suat Kaya ile sözleşme imzaladı. Evet, herkes işini gücünü bırakıp yeni günah keçimize merhaba desin!
Özellikle kulübe arkasındaki VIP A-B tribünündeki taraftarlar şimdi de kafayı Suat Kaya’ya taktı. Kupada dahil attığı beş gol yaptığı üç asist ile takımına sekiz gol katkısı sağlayan Suat, oyundan çıkarken ıslıklandı. Skor katkısından ve oynadığı oyundan bağımsız maç devam ederken yapılan protestoları anlamadım, anlamıyorum ve anlamayacağım. Kimse bu olayın takımı kamçılayıp galibiyet getirdiğini de iddia etmesin. Şaka ise komik bile değil!
BİLET PARASI VERMİŞ, MAÇ MI İZLEYECEK!
Sanırım tribün kendine bir “stres topu” arıyor. Teknik direktörüne bir şey diyemeyen taraftar taş mı yesin! Bilet parası vermiş, maç mı izleyecek! Serkan Özbalta varken “daha kötü haldeki” hiçbir futbolcuya bu denli tepki göstermeyen taraftar, Serkan Özbalta’nın yerine Suat Kaya’yı kendine “kurban” seçti.
İLK TAŞI GÜNAHSIZ OLANINIZ ATSIN!
Yine geçen haftaki köşede yönetimin teknik direktör değişikliği ile kaza riskini azalattığını, Tuncay Şanlı’nın da takıma iyi etki ettiğini, oyuncuların da teknik direktör değişikliğine iyi reaksiyon vererek üstlerine düşeni yaptığını söylemiştik ve sıra taraftarda demiştik. Tuncay Şanlı ve futbolcular yine gereğini yaptı ama tribünler yapamadı maalesef. Zaman zaman istediğimiz gibi itici güç olsa da faydası zararından fazla oldu diye düşünüyorum.
Ben burada, futbolcular, teknik direktörler ve yöneticiler röportajlarında söylüyor ama fayda etmiyor belli ki bu söylemler.
Ne diyelim o zaman … Bundan sonra tribünden sahaya ile olumsuz tepkiyi, günahsız olanınız versin!